Kategoriler
ahvalnews

‘Biz onları iyi ağırlamıştık’

Bu sözler Cizrespor Kulüp Başkanı Maruf Sefinç’e ait.

Geçen yıl Şubat ayında 3. Ligde futbol oynayan Cizrespor’un, deplasmanda Antalya Serik Belediyespor ile maçı olmuştu.  1-1 beraber sonuçlanan maçın ardından Cizrespor saldırıya uğramış, bazı futbolcuları yaralanmıştı.  Daha sonra  Cizrespor Kulüp Başkanı Maruf Sefinç, yaşananları medyaya anlatmıştı.

Cizrespor,  Serik stadyumuna girdiği sırada Tarkan’ın hareketli parçası çalıyor, ancak Cizrespor içeri girer girmez parça değiştirilip ‘Ölürüm Türkiyem’ şarkısı çalınmaya başlıyor.  Karşılaşmada Cizrespor 1-0 öne geçiyor ve skor ekranı skorun yazılı olduğu tabeladan kaldırılıp Türk bayrağı yapılıyor. Hakem de oldukça yanlı davranıyor Rizespor’a ve maç süresince Cizrespor’un üç futbolcusu cezalı hale geliyor. Karşılaşma 1-1 bitiyor.  Sonra olaylar başlıyor. Tribünden yabancı maddeler atılıyor, Serik Belediyespor’un teknik heyetleri, sporcuları ve taraftarları Cizresporlu oyunculara saldırmaya başlıyorlar. Her zamanki gibi polis seyrediyor. Stattan çıkamıyorlar. Ancak bir buçuk saat sonra zırhlı araçlarla Cizresporlu oyuncular stattan çıkabiliyorlar.

“Oysa” demişti Sefinç:  “1. devrede Serik takımı Cizre’ye gelmişti. Biz onları iyi ağırlamıştık.”

Bu söz uzunca süre kafamda dönüp durmuştu o dönem: “Biz onları iyi ağırlamıştık.” Bu olaydan neredeyse bir yıl sonra bugün, Cizrespor bunca zamandır uğradığı saldırılar sonucu ligden çekileceğini açıkladı. Açıklama kısaca şöyleydi:

“TFF ve MHK’nin hukuksuzluklarına karşı gücümüz yetmiyor. Kendi sahamızda ve dışarıda gördüğümüz adaletsizlikten dolayı, hakemlerin ırkçı ve milliyetçilik tutumu karşısında kulüp başkanımız Maruf Sefinç’in kararıyla takımımız Cizrespor’u ligden çekiyoruz.”

Oysa Cizrespor herkesi eminim çok iyi ağırlamıştı. Sadece Cizrespor değil, biz Kürtler Batı’dan gelen çok insanı iyi ağırladık.

Çocukluğumdan beri etrafımdaki herkeste bu vardır. Normal bir misafirperverlikten bahsetmiyorum burada. Batıdan gelene buradakilerin iyi insanlar olduğunu anlatma çabasını bolca içeriyor bu “aşırı” misafirperverlik. “Onları iyi ağırlayalım, Kürtlerin nasıl insanlar olduğunu görsünler” düşüncesiyle Kürtler yıllardır Batı’dan gelen “kardeşlerini” ağırlama yarışındadır.

Ağırladıklarımız neyi gördüler, buradan hangi izlenimlerle gittiler bilmiyorum ama biz son b yılda çok şey gördük. “İyi ağırladıklarımızdan” biri, 2015 Ekim’inde Sur’da, sokağa çıkma yasakları sırasında, bir evin üzerine yazmıştı, “Kızlar biz geldik, yoktunuz” diye.  2015 Kasım ayında sokağa çıkma yasağı sonrası, tam da Tahir Abi’nin katledildiği gün gittiğim Silvan’da, bir duvar yazısındaydı yıllarca “iyi ağırladıklarımızdan” bir başkası: “Biz buradayız, piçler nerede?” yazıyordu. Cizre’yi anlatmama gerek bile yok sanırım.

İyi ağırlama deyince, annemin yıllarca aynı binada oturduğumuz Batı’dan gelen öğretmenleri iyi ağırlama çabası aklıma düşüyor hep. O “iyi ağırladıklarımızın” bir kısmı okulda bize “Kürtçenin ve Kürtlüğün ne kadar kötü bir şey olduğunu” anlatırlardı. Oysa annem onları hep iyi ağırlardı.

Tüm bunlara rağmen ne garip değil mi, annem, Cizrespor başkanı ve daha bir sürü Kürt bu yapılanlara inanamıyor. Sen komşunu iyi ağırladığında, komşunun da seni iyi ağırlayacağını düşünüyorlar. Oysa komşun, bırak seni komşu gibi görmeyi, seni, senin evinden atmaya çalışıyor.

Ben neden mi bu yazıyı yazdım. Cizrespor’a, Amedspor’a, İstanbul’da plazada çalışan Kürde, İzmir’deki Kürt öğrenciye, Ordu’da tarladan ürününü kaldıran Kürde, Ankara’da Kürt işadamına, Bodrum’da Kürtçe şarkı söyleyen Kürde ve daha nicelerine karşı bu ayrımcı, ırkçı davranışı sergileyenlere, bu zulümleri yaşatanlara bir çift laf söylemek istedim sanırım:

Biz sizleri iyi ağırlamıştık.