Yoksa buyruğunuz tebaanız Türkler için midir sadece?
Sayın Cumhurbaşkanım!
Sonunda bir devlet büyüğü derdimizi dile getirdi. Allah sizden razı olsun!
Pazar akşamı bir düğünde söylediğiniz şu sözler bir kadın olarak beni ziyadesiyle duygulandırdı:
“Biz milletimizi güçlü kılmak için, hem nüfus itibariyle daha çok genç nüfusa, dinamik nüfusa ihtiyacımız var. Hem de yetişmiş nüfusa ihtiyacımız var. Bunu ihmal etmeyeceğiz ve muhasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak istiyorsak bu milletin güçlü olması lazım. Ekonomide bir kaide vardır, ‘genç, dinamik demek’. Bu ülkede yıllarca bir doğum kontrolü ihaneti yaptılar ve neslimizi kurutma yoluna gittiler.
Neslin önemi, gücü ekonomide olduğu gibi manen de çok önemli. Ben sizlere inanıyorum ve aile cüzdanımız da kızımıza verelim.”
Nerden başlasam bilemiyorum.
Ben de şikayetçiyim bu doğum kontrol haplarından!
Hem asabi yapıyor hem de sürekli almayı unuttum unutmadım derdi de cabası.
Katılıyorum size, çok çocuk doğuralım, milletimizi güçlü yapalım!
Ancak birkaç problemim var Sayın Cumhurbaşkanım!
Biliyorsunuz hayat pahalı, geçim derdi. Siz her bacınıza maaş bağlayana kadar dışarıda bir müddet daha çalışmak durumundayız. Bu arada doğuracağımız tosuncuklara bakacak bir yer lazım.
Kreş ihtiyacımız var Cumhurbaşkanım! Bilal’in harçlığından bu ay kesip bizlere ücretsiz kreşler açsanız diyorum.
Bir başka istirhamım daha olacak Cumhurbaşkanım:
Yavrularımız Allah’ın izniyle Bilal’den keseceğiniz paralarla açılacak kreşlerde büyüyecek, ya sonra Cumhurbaşkanım!
Onlara iş lazım, aş lazım. Acaba her doğan çocuğa iş ve aş güvencesi üzerine hükümetiniz çalışsa diyorum.
TOKİ’lerden, madenlerden, parsel parsel satılan arazilerden, kutulardan gelen paralarla yavrularımıza istihdam yaratsanız diyorum! Böylece neslimiz de kurumaz!
Eh siz bunları halledince, bize de kadın olarak tabi ki doğurmak düşer, başka ne işe yararız ki…
Önemli olan soyumuzu devam ettirmek.
Sadece Sayın Cumhurbaşkanım, mektubun başında söylemeyi unuttuğum bir konu var:
Benim soyum sizinkinden farklı. Bir sakıncası yoktur umarım!
Sizin gibi eşitlik ve adaletten yana bir Cumhurbaşkanının buyruğunu sadece tebası olan Türklere değil, tüm vatandaşlarına verdiğini düşünüyorum!
Ama yine de yatak odasına girmeden bir kez daha sorayım:
Biz Kürtler de bol bol doğuralım mı, yoksa buyruğunuz tebaanız Türkler için midir sadece?
Öyle ise, gerçekten üzüleceğiz.
Bir Kürt vatandaş
Nurcan Baysal
*As published in T24 on 22.12.2014