Ekmeleddin Bey’e Kürtlerden bir tutam Meryemxort!
Taraf gazetesinden Tuğba Tekerek’in birkaç hafta önce cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu ile yaptığı röportajda, Tuğba Hanım’ın sorduğu sorular ne kadar iyiyse, Ekmeleddin Bey’in verdiği cevaplar da bir o kadar kötü ve MHP-CHP’nin çatı adayının ciddi toplumsal sorunlar konusundaki bilgisizliğini ortaya koyar yöndeydi. Ekmeleddin Bey’in her bir soruya verdiği cevaplar üzerine onlarca yazı yazılabilir, ancak buna ne vaktim ne de açıkçası sabrım yeterli değil.
Gelgelelim ben bir Kürt olarak özellikle Tuğba Hanım’ın sorduğu anadilde eğitim sorusuna, Ekmeleddin Bey’in verdiği “Kürtçe eve hapsedilmemeli ama bir dilin bilim dili olması kolay değil” cevabına takılmış durumdayım.
Röportajı hatırlayalım:
- “Siz, “Anadili, insanın vatanıdır” diyorsunuz ama hemen ardından eğitim dilinin Türkçe olmasını gerektiğini söylüyorsunuz. Sizin tarifinizden gidersek, Kürtçeyle büyüyen bir çocuk, altı yaşında okula gittiğinde kendini sürgünde hissetmez mi?
Hayır. Ben diyorum ki, anadil vatandır. Ben gurbette doğmuş bir insanım, ailemin çevresiyle, Türklerle bir araya geldiğimizde kendimizi vatanda hissederdik, çünkü orada Türkçe konuşulurdu. Bir insanın anadilini yasaklamak kadar insanlık dışı, temel hak ve hürriyetlere aykırı bir şey olamaz. Gelelim eğitim diline ve devlet diline. Şimdi bakınız, biz rasyonel düşünmek durumundayız. Değişik etnik yapısı olan tek ülke biz değiliz. İngiltere’de İngilizler Welsch’ler, İskoçyalılar, İrlandalılar var. Ama devletin bir resmi dili var, eğitim dili ülkenin her yerinde İngilizce.
Bu, Kürtçenin tanınmaması manasına gelmez. Kürtçe’nin zaten bilim dili olmasını sağlamak o kadar kolay değil ki. Bir dilin, bilim dili olması için en azından bir asrın geçmesi lazım. O dile bütün bilim dallarında zengin literatürü tercüme edeceksiniz; terminoloji yaratacaksınız; fizik, kimya, matematik, psikoloji, felsefeyle ilgili binlerce terim yaratacaksanız. Bunları bir günde yapabilir misiniz?
- Eğitim dili olmazsa, bilim dili olması için gereken bir yüzyıl dediğiniz süre iki yüzyıl olmaz mı?
Hayır, olmaz. Ben size örnek verdim. Fransa’nın güneyindeİtalyanca, Alsas’ta Almanca, İspanyol sınırına doğru İspanyolca konuşulur. Ama Fransa’da bir dil vardır.
- Çoklu eğitim dili olan da çok sayıda ülke var… Meselaİspanya.
O başka. Problemi bu noktaya sıkıştırmamak, müzakerenin ve gelişmenin önünü açmak lazım. Biz bu işi halletmek istiyorsak, suhuletle, adım adım yapmamız lazım.
- Bir dilin, eğitim dili olmaması onun gelişmesine engel olmaz mı?
O ayrı mesele.”
Öyle görünüyor ki Ekmeleddin Bey anlamadığı ya da anlamak istemediği her soruya “ayrı mesele” cevabı veriyor.
O zaman Ekmeleddin Bey’in zihnini aydınlatalım!